Benim bu hayattaki görevim tabu yıkmak. Vallahi bak.
Çoğunuzun sevdiği o sevimli etiketler var ya hani. Ben onları anında iterim işte elimin tersiyle.
En sevdiklerim de “evli kadın” etiketleri. Ay ne de sevimli şeyler düşlüyorsunuz evli kadınlar ile ilgili.
Gülüyorum vallahi size. En çok da, bunca şeye rağmen hala devam edebilmesine.
Gelin detaylandırayım cümlelerimi. Madde madde gidelim hatta. Buyrunuz o halde ilk made:
1)Evli Kadın Göbeği Açık Giyinmez!
Giyerim efendim. Ohh olsun der her türlü giyerim. Evli olduğum adam ve fikirlerini düşünür ötesini gram takmam. Ve açık göbek ile tahrik olan zihinlerinize inat anne olduğum zaman da giyerim. Çünkü bilirim. Ben çarşafa da girsem sizin zihniniz kapalı olduğu sürece beni o şekilde de tahrik edici bulacaksınız. Mide bulandırıcısınız yani. Mesele evli olmakta değil cancağızım. Mesele senin zihninin saçma sapan etiketlere sahip olmasında. He tabii bir de ruhunun karalığında. Sevgiler!!!
2) Kadın, Evliliğinin En Fazla 2 Senesinde Anne Olur! Olmalıdır! Yoksa Kısırdır!
Hade len oradan. Sen mi karar kılacaksın benim yaşantıma? Ah bir de örneklerle gelmezler mi insanın karşısına? Emine’nin kızı 2. bebeğini bekliyormuş. Eeee yani? Umrum mu sanıyorsunuz başkalarının bebeklerini? Değil vallahi. Bir gün anneliğe eşim ile birlikte karar vermeyi ve bunun sonucunda da dünyaya daha sağlıklı, daha düzgün, daha sevgi dolu ve daha bilgili bir “insan” getirebilmeyi tercih ederim. Anne, anneanne, yenge, amca, baba, hala vb. hiçbir statünün isteği beni bu kadar özel ve itina gerektiren bir şeye karşı zorunlu hissettiremez. Kararım ve tavrım nettir. Evli kadınların cinselliğinden ve hayatından çekin ellerinizi. Sevgiler!!!
3) Evli Kadın Düğünde Takılan Takıları Üzerinde Taşımak Zorundadır! Yoksa Ayıptır!
Ayıp? Kime göreydi bu ayıp? Kim koymuştu bu ahlak kurallarını? Hanginiz başlattı ulan bu boktan oyunu? Benim tarzıma, ruhuma, zevklerime hitap etmeyen o takıları alıp, bayramda kapı kapı dolaşmam mı yani tüm istediğiniz? Afedersiniz ama çok komiksiniz. Öyle bir dünya yok! Yok işte. Çünkü ben, bir toka, bir kalem dahi aldığım birine o hediyeyi kullanıyor mu diye bakmam. Çünkü ben hediye denen şeyi sizin gibi algılamam. Çünkü ben aldığım hediyeyi komşu Ayşe görsün de hava atayim diye kullanmam. Çünkü ben siz de hava atın diye bu takıları yırtık pantolonum ve bohem kolyem ile bir araya almam. Sevgiler!!!
4) Evli Kadının Arkadaşları Olmaz! Hele Erkek.. Asla. O Namussuzluktur İşte O Kadar!
Canlarım ya… Sizin sevimli zihniyetinizi alıp göklere çıkarayım ben e mi? (!!!) Bu konu ve düşünceler ile ilgili kendimi parçalamayı düşünmüyorum. Sevgiler!!!
5) Kadın, Önceden Adını Dahi Bilmese de Evlendikten Sonra Tüm Akrabalarını Aramak Zorundadır!
Oldu canım. Peki ama sadece kan bağım olduğu için gram konuşacak konu bulamadığım insanlarla neden muhabbet etmek gibi bir eziyetin altına gireyim? Her şeyi geçtim neden evlendikten sonra? Ah canlarım! Bu konu hakkında da size sunacağım bir şey yok aslında! Yine koca bir Sevgiler!!!
6) Evli Kadın Evini Temizler, Beyine Yemek Hazırlar, Ütü Yapar!
Acaba ben doğarken alnıma; “Evlenince Hizmetçi Ol!” gibi bir not mu bırakıldı? Ve benim bu nottan haberim yok mu? Vallahi kabul edemeyeceğim bu saçma yargılarınızı. Evlendiğim günden beri sadece 3 kere silebildiğim camlarımı kirliyken de seviyorum ben. Bakınız silebildiğim diyorum. Çünkü ben bu tarz şeylere vakit bulamıyorum. He olura bir gün vakit bulursam da o vaktimi temizlik vb şeyleri köşe bucak yapmaya harcamıyorum. Eşime ayırıyorum mesela. Aileme yani. Hani sizin ev temizlemekten, yastık düzeltmekten, ay oraya basma demekten unuttuğunuz eşiniz ile ilişkiniz var ya. Heh işte ben ilk önce ona yatırım yapıyorum. O kaçmaması gereken mükemmel ilişkiye. Sevgiler!!!
Aslına bakarsan maddeler uzar, ben öfkelenirim, çenem düşer ve bu böyle gider. Sonu yok sizin bizlere layık gördüğünüz etiketlerin. Kim başlattı, ne ara karar kılındı, nasıl onay aldı bilmiyorum. Ama ben bunları en yüksek irademle elimin tersi ile iteliyorum.
Alın ve tüm etiketleriniz sizin olsun. Ama lütfen bana bulaşmayın 🙂
Sevgiler!!!
Yudum
O kadar cok ki bu etiketler… ah ah bunlari yasarken bak gordun mu diye dirsek atip en azindan birlikte gulup gecegin biri yoksa yaninda sisiyorsun aksama kadar. O altin konusu beni benden alir hep ve asil gorgusuzlugun o oldugunu dusunurum. Haa bi de Ee gelinsin sen yapcaksin sen aricaksin sen sen iyi ki gelinsin sen. Bu gelenekselciler kendi mutsuzluklarini yaymaktan baska ne yapiyorlar ki. Karadelik misali enerji emiciler