Sevgili 2013; gidişine fazla umut bağladım. Pek çok şeyi çaldın, pek çok iz bıraktın, pek çok zorlukla uğraştırdın…
Şimdi gidiyorsun ya; dolu şeyi al ve götür yanında…
Öfkemi al mesela, canımı yakanlara duyduğum öfkeyi uçur götür ruhumdan. Kırgınlıklarımı ve kırmalarımı; kavgalarımı ve göz yaşlarımı… Sonra gündemi de al yanına. Bu gündem pek bir karışık, pek bir karanlık.Televizyonu da alabilirsin aslında. Küçükken tepesinden ayrılmadığım bu ahmak kutunun ne büyük yanlışlara ortak olduğunu anladım bu sene…
Çocukları ağlatan, anneleri kahreden, baba yüreğine ateş eden herkesi uzak tut insanlıktan ve onları da her nereye gidiyorsan götür yanında. Sonsuzluğa, uzağa, kayboluşa, bulut oluşa… Ne noktadaysan gözükmeyen, o kötü kalpleri de sakla oraya…
Benden çaldıklarına da iyi bak. Giden diğer yıllar ve koparılan tüm sevdiklerime selam söyle benden…
Orası sonu olmayan bir yolsa ve tüm sevdiklerimiz o sonsuzluk içerisinde bizleri bekliyorsa elbet karşılaşırsınız bir ayrımda. Onlara; çok sevildiklerini ve özlendiklerini söyle. Bir de; soğuktan donan Ayaz’ı, bayram tatilinde yalnız kalan anne kurbanı evladı, Nejat Uygur’u, Müslüm Babayı, Ali İsmail’i ve Dedemi öp benim yerime…
Gelecek seneyi sen gibi yaşamamaya söz veriyorum şimdi tüm kalbimle. Daha çok kitap okuyacağım mesela. Tüm tiyatro oyunlarına gidecek, daha çok hayvan besleyecek, kalp kırmamaya gayret edecek ve insanlara eskisi kadar güvenmeyeceğim.
Yeni mekanlar görüp, yeni tabiatlara aşık olacağım bu sene. Eşime, evime, geçmişime ve geleceğime saygı duyarak, tüm hata ve kurallarla kucaklaşmayı öğreneceğim. Bol bol yazı yazacak, bol bol seyahat edecek, en güzel şarkıları dinleyip, en güzel denizlerde yüzeceğim. Dilimden duayı, kalbimden insanlığı kaybettirmeyecek günlerim olsun bu sene de…
Umutlarım pek çok, kızgınlık ve kırgınlıklarım had safhada. Ama hepsini yolluyorum sana. Al, götür, sakla, kır, at… Heyecan, beklenti ve ümit dolu tüm yüreklerin yeni yılı bol gülüşlü, sevişli ve sevinçli olsun. Herkese Mutlu Yıllar…