Son zamanlarda pek bir bunalmış gibisin. Hayat yoğunluğu seni de etkisi altına almış sanki. Bilmem doğru muyum? Doğruysam gel ve beni dinle. Kendini sıkmaman ve mutlu bir insan olman için sana bir iki tüyom var.
Hemen kestirip atma. Düşün önce. Mantıklı gelirse keyifli. Gelmezse de yine sana kalmış. Ama dedim ya önce bir incele, sonra seç istediğini…
Bak güzel dostum sana tavsiye;
Sen sen ol sakın ha insanlara karşı bir beklenti içine girme. Davet bekleme, sevgi isteme, iyilik yaptım sıra sende deme. Olmaz. Kimse sana sen gibi yaklaşmaz. O yüzden önemseme. Bırak istediği gibi takılsın herkes. Sen kendine yetmeyi dene.
Mesela derdini, acını, sıkıntı ve daralışlarını kağıda dök. Kimse senden bir yazar edasında cümleler kurmanı istemiyor meraklanma. Hem bunu birilerine okutmak zorunda da değilsin zaten. Boşver. Sen içini dök yeter. Sonunda nasıl hafiflediğini görünce anlayacaksın beni.
Ve en önemlisi de ilk önce kendini sev. Sen seni sevmezsen hiçbir zaman mutlu bir bireye dönüşemezsin çıkarma bunu aklından. Anından, yaşadıklarından, bulunduğun koşullardan ve dünyadan keyif al. Gülmek en güzel terapidir insan ruhunda. Seni gülümseten şeylerden uzak kalma.
Kendini sevmekle başlayacağın bu yola, gülüşlerle devam edersen her şey girer yoluna.
Şimdi dur ve kendini dinle. Hiçbir şey için geç kalmadın. Saniyeler, dakikalar, onlarca anı ve yüzlerce kahkaha seni bekliyor. Mutsuzluğa teslim olmak için hiçbir sebep yok önünde.
Güzel günlerin olsun dostum. Kendini sevdiğin, gülmeyi seçtiğin ve yalnızken de eğlenebildiğin güzel günlere…