Kıskanıyorum…
1) Deli gibi yemesine rağmen asla kilo almayanları. Çünkü; ben 2 aydır açım ve hala onlar kadar olamadım. (lanet)
2)Mardin’e giden ve hatta orada kalıp o atmosfere doyan herkesi. Çünkü; ben oraya aşığım. (lanet)
3)Alakasız dilleri sanki anadili gibi çatır çatır konuşanları. Çünkü; her dille daha da büyüyor insan ve ben daha çok küçüğüm sanki. (lanet)
4) Gamsız olanları. Çünkü; dünya umurlarının kenarından geçmiyor gıcıkların ve yaşlanınca da kolay kolay beyazlamıyor hiçbirinin saçları. (lanet)
5)Her daim bakımına zaman ayırabilen kadınları. Çünkü; ben asla öyle biri olamıyorum. (Örn: bu sabah şirket lavaboları saçına maşa yapan ve hatta fön çeken kızlardan kullanım dışı hale gelmiş. Oysa ben öğlene kadar uyukluyorum.) (lanet)
6)Borç harç dert etmeden o memleket senin, bu seyahat benim gezenleri. Çünkü; benim de pasaportum var çekmecemi süsleyen. (lanet)
7)Özellikle onedio.com ile karşımıza çıkan ve “ulan ben nasıl göremiyorum bunu” diyerek hayıflandığım muhteşem zeki tasarımcılar. Çünkü; üretmek ve beğenilmek güzel ama bu camışlar fazla ileri seviyede.(lanet)
8)Audrey Hepburn ile tanışan herkesi. Çünkü; o kadına tapıyorum. (lanet)
9)Anneannemi. Dedemi daha fazla görüp, ona doyabildiği için…
10) ve tabi ki son olarak Eşimi. Çünkü, ona yan gözle bakabileceklerin gözünü oyup, ağızlarına verip, kulaklarında dolaştırıp, ………. yapabilmek çok zevkli olurdu. 🙂 Bundan ziyade sevdiğim için arkadaşım. Çok seviyorum. Hakkı abimizin de dediği gibi “Kıskanmak aşkın kanununda var. Gerçek seven kalbi bu duygu sarar ”
Günaydın.
