Sizi çıldırtacağım. Hazır mısınız?
Bu soğuk kış günlerinde unuttuğum bir hafta sonu gezimi anlatacağım şimdi. Mesele gezimi anlatmam değil yahu. Mesele yaz tatilini anlatacak olmam.
Hazırsak başlıyorum.
Durak: Alaçatı. Tarih: Ağustos 2014
Güzel günlerdi vesselam. Özledim de. Başlıyorum o halde.
Efenim doğum günümün Ağustos’un 24’ü olması sebebi ile o hafta sonunu en sevdiğim yerlerden biri olan Alaçatı’ya giderek geçirmek istedik.
Toparlandık Cumartesi sabahının köründe ve koyulduk yollara. Uçak, otobüs ve araba ile sonunda kalacağımız yere vardık. E kısa tatil olunca da valizleri koyduğumuz gibi odaya fırladık deniz yollarına.
Çok sevdiğimiz 2 arkadaşımız da oradaydı ve bize eşlik ettiler.
Bu arada otelimizin adı Sarı Gelin. Tahmin edeceğiniz üzre bir aile işletmesi. Baba ve Anne yemek kısmı ile ilgileniyor, müşteri iletişimi ve teknolojik kısımlarla oğulları. Enfes bir mutluluk yani.
Kahvaltıda yer alan malzemelerin tadı tam olarak şu an yine damağıma geldi.
Ablaya sorduğumda hemen tarifi verdi hatta. Öyle de yenilesi biri.
Odalar tamamen eski tarzda dekore edilmiş. Zaten otel eski bir taş ev. Tam bir Alaçatı Evi yani.
Küçüklüğümden beri buradan ev almak istemişimdir. Hala da var bu hayalim. Belki olabilir de. Kim bilir?
Gelelim deniz kısmına. Ay ben bu kadar tuzlu su görmedim. Yandım, öldüm ama denizden burnumu da çıkarmadım 😀 Sadece fotoğraf için çıkmış olabilirim ya da…
Dediğim gibi 2 arkadaşım eşlik etti tatilimize. Doya doya yüzdük, güneşlendik, keyiflendik.
Enfese yakın 2 gün geçirdik.
Akşam yemeği kısmını da o dönemde fazla kalabalık olan Alaçatı çarşı kısmında değil de, biraz gizli kalmış sokakların birinde yer alan Refiğin Bahçesi isimli mekanda hallettik.
Ortam eski bir çay bahçesi gibi. Açık havada. Ağaçlar da ufak ufak ışıklar. Fonda Müzeyyen, Zeki ve daha pek çok özel ses.
Kısacası sessiz, sakin ve keyifli bir akşam için oldukça iyi bir ortam. Giderseniz tavsiye ederim.
Yemesi , içmesi, gezmesi ve yüzmesi ile kısacık Alaçatı tatilini gecikmeli de olsa sizinle paylaşmanın keyfi içerisinde kenara çekiliyorum.
Bir sorunuz ya da fikriniz olursa da mail atabilirsiniz.
Dünya güzelliklerini doya doya keşfettiğiniz günlere…