İstanbul’a Yağmur Yağarsa…

istanbul-camur-yagdi

Bu şehre yağmur bile yakışıyor üstadım. Karanlıkta dahi bir başka güzel selamlıyor mendebur.

Güneşi ayrı güzel, soğuğu ayrı sanki…

Düşen her yağmur damlasının Boğaz’la buluşma anına şahit olamayanlar anlayamaz şimdi ne demek istediğimi. Ama ben anlatayım böyle bir günde İstanbul’da neler yapılabileceğini.

1-) Taksim – Tünel arası boylu boyunca yürüyün. Hayır hayır hiçbir mağazaya girmeyin. Belki sadece bir kahve ve istiyorsanız da şemsiye. Müzik de dinlemeyin. Her adımda sizi karşılayan farklı ezgilere selam verin yeter.

2-)Galata’ya çıkın. En tepesine. Açın kollarınızı ve yağmurlu İstanbul’u bir de tepeden seyredin. Aziz İstanbul deyin, sen her halinle çok güzelsin…

3-)Geçirin ayağınıza yağmur botlarınızı, varın gidin Boğaz kenarına. Hangi semtte olursanız olun. Hiç fark etmez.  Sadece biraz önce bahsettiğim boğaz ve yağmur tanesi aşkına muhakkak şahit olun.

4-)Vapura binin. Yağmurda vapurun zevki olur muymuş canım? demeyin… O zevk çok başka.

5-)Bir kafeye gidin. Mümkünse manzarası olsun. Hatta bu da mümkünse camı açtırın. Sonra bir Türk Kahvesi söyleyin. Kokusunu adım adım içinize çekin. Yağmur sesine kulak verin. Dinleyin. Hem kendinizi, hem yağmur sesini.

6-)Tiyatroya gidin. Mesela Üsküdar Tekel’e. Oyun öncesi ve sonrasında Kız Kulesi’ne selam veren bu muhteşem atmosferde sanata aşık olmanın tadını çıkarın.

7-)En masum, en derin, en farklı filmleri seyretmek için Yeşilçam Sineması’na gidin. Kapanmadan yetişin. Yağmura rağmen Alaska Frigo yemeyi de ihmal etmeyin.

8-)Çukurcuma, Tophane turu atın. Eskicileri gezin.Yaşanmışlıklara tanıklık edip, sokak kedilerini sevin.

9-) Kapalı Çarşı’ya gidin, oradan Sultan Ahmet’e inin. Turistlerle konuşun, dua edin, simit ve köfte yiyin.

10-) Tüm bunları yapmak için üşengeçliği bırakın ve harekete geçin. İstanbul yaşadıkça güzel, yaşlandıkça değerli. Kıymetini bilin ve yağmurla hayata küsmeyin…

Be first to comment