Harran…
Bugüne kadar yaşadığım en farklı deneyim…
Evimden çok uzak bir noktada, sanki aynı ülkede değilmişiz gibi bambaşka bir dünyaya tanıklık ettim.
Evler, çocuklar, develer ve dahası ile Harran, Murat ve bana unutulmayacak bir deneyim kattı.
Çok özeldi. Çok güzeldi. Çok başkaydı…
Siz de bir gün buraya gitmek isterseniz hemen, “Harran’a nasıl gidilir?” sorusunu yanıtlayayım.
Biz, Urfa’dan gittik. Otogar’dan giden minibüsler var buraya. Kişi başı 6TL.
Ancak, Urfa’dan giderken biniş saatinize dikkat etmeniz lazım çünkü, Harran’dan en son dönen minibüs 18:15’te. Yol da yaklaşık 1,5 saat sürüyor.
Çok farklı yollardan geçiyorsunuz. Uyumadan o yollara dikkatlice bakın. Hatta yol üzerinde afet bölgesi olarak belirlenen bir bölge var. Suriye’den gelen aileler buradaki teneke evlerde kalıyorlar.
Harran’da çocuklar sizi görür görmez yanınıza geliyor ve size tarihi anlatmak istiyorlar. Siz de içinizden gelen bahşişi onlara veriyorsunuz. Biz bol bol muhabbet ettik. Bir başka acıyor canım o günden sonra.
(Böyle takıldılar peşime. Ne de tatlılar. Ördek ailesi gibiyiz. )
Hayat fazla acımasız. Ben çok ünlü bir e-ticaret firmasında çalışırken ve elimden telefon / laptop düşmezken, onlar selfie ne demek bunu dahi bilmiyorlar. Ve kahkaha atıyorlar şaşkınlıktan kendilerini telefon ekranında görünce.
Çok başka burası. Vaktiniz olursa evlerin içerisine de girmenizi öneririm.
Bu arada. Harran’daki o minik dostlar için bir kardeşlik kampanyası başlatıyorum.
Elinizde çocuk kıyafetleri, okul araç gereçleri var ise lütfen benimle mail yolu ile iletişime geçin.
Şimdiden hepinize sonsuz teşekkür ederim. 🙂