Tiyatro tutkunu olan her çift gibi bugün yine Devlet Tiyatrosu eserlerinden birini izlemeye gittik eşimle. Neredeyse hepsini bitirdiğimiz oyunlar içinde eksik kalan “Son Tango” vardı sadece.
Arjantin’i, direnişi, aşkı ve en özeli de tango tutkusunu her anında iliklerinize kadar hissedeceğiniz bir oyun. Müzisyenler bir harika. Arjantin’in fakir ve bataklık kokan bir barında yaşanan farklı farklı hayatlar, karmaşık bir aşk hikayesi ve ölüm…
Oyunun senaryo grubunun yanı sıra sanat ekibini gönülden kutluyorum. Kostümler ve sahne tasarımı olağanüstüydü.
Oyuncular içerisinde ise tanıdık simalar da mevcut. Dizilerde izlediğiniz o sanatçıları canlı canlı, emek teri akıtarak seyredince anlıyorsunuz gerçekte nasıl da yüce bir iş yaptıklarını.
Oyuna geri dönecek olursak. Dediğim gibi kostümler, müzik, dans ve dekora söyleyebileceğim tek kelam yok. Öylesine güzel ve öylesine emek kokuyorlar ki… Oyuncular ise zaten şahaneler. Hikaye yer yer yorucu, yer yer sakin olsa da bağlantı asla kopmuyor ve sizi geçen zamanı anlamayacak kadar içine dahil ediyor.
Gitmediyseniz izlemenizi tavsiye ederim. Şu an Küçükçekmece DT Sahnesinde karşımıza çıkıyor. Devlet Tiyatroları resmi sitesinden ya da MyBilet’ten gün ve saat bilgilerine bakabilir, gitmek istediğiniz takdirde satın alabilirsiniz. Fiyatı mı? Tam:6 TL Öğrenci 4 TL! Gitmemeye, görmemeye gerek var mı sizce ? 🙂
Tiyatro dünyanın en güzel sanatlarından biri. Alın terinin, tutkunun, sanatın ve aşkın en özel temsili. Gidin, gidin, gidin… İster bu oyuna ister diğerlerine ama lütfen gidin…